yürüyerek

yürüyerek
on foot

İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • yayak — yürüyerek …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • gütmak — ardı sıra yürüyerek hayvanı sürmek, tâkib etmek rai sıra yürüyerek mevaşiyi sürmek, bakmak. ve nazaret etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Qaraei — Infobox Ethnic group http://www.rugreview.com/or95k1.jpg] caption = A Qaraei man group = Qaraei pop = ca. ? region1 = flagcountry|Iran pop1 = ? (est. ? of total) ref1 = region2 = flagcountry|Azerbaijan pop2 = ? ref2 = region3 = flagcountry|Turkey …   Wikipedia

  • çaktırmadan — zf., tkz. Belli etmeden, gizlice, sezdirmeden O, kenar kenar yürüyerek ve çaktırmadan deminki cevizlerin altına göz attı. O. C. Kaygılı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çıkış — is. 1) Çıkma işi veya biçimi Çiğ patatesle patlıcanı düşününüz, sıcak külden çıkışına bakınız, ne leziz yemektir. R. H. Karay 2) Bir yerden çıkmak için kullanılan yer 3) Yokuş 4) Güreşte cazgırın alana çıkardığı pehlivanların izleyicilere doğru… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gösteri yürüyüşü — is. Bir topluluğun duygularını dile getirmek için ana yollar ve alanlarda yürüyerek yapılan gösteri …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • lustrin — sf., Fr. lustring Parlak kumaş kullanılarak yapılmış (ayakkabı) Tramvaydan inip incecik lustrin kunduralarla sulu karda yürüyerek gazinoya gidinceye kadar ayaklarım dondu. B. Felek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sürüngenler — is., ç., hay. b. Omurgalıların, suda ve karada yaşayabilen yılan, kertenkele, kaplumbağa, timsah gibi yerde sürünerek veya yürüyerek ilerleyen sınıfı …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tıpış tıpış — zf. Kısa adımlarla çabuk yürüyerek Çocuk tıpış tıpış geldi. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tıpış tıpış yürümek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tüketmek — i 1) Kullanarak, harcayarak yok etmek, bitirmek, yoğaltmak Titreyen elleri baş ucundaki sürahiye gide gele içindeki suyu tüketmişti. E. E. Talu 2) Güçsüzleştirmek, bezdirmek 3) Yürüyerek aşmak, bitirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yaya — is. 1) Yürüyerek giden kimse 2) zf. Yayan Galiba sen köprüyü bizim gibi yaya geçmiyorsun. B. Felek Birleşik Sözler yaya çivisi yaya geçidi yaya kaldırımı yaya köprüsü yaya yolu Atasözü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”